Bilim ve Din: Uzlaştırılabilir Farklılıklar – Onur Kenan Aydoğdu

Bilim ve Din: Uzlaştırılabilir Farklılıklar – Onur Kenan Aydoğdu

Mart 31, 2023 0 Yazar: felsefelog

Az sayıda dini grubun evrim ve Büyük Patlama gibi bilimsel kavramların devlet okullarında öğretilmesine yönelik yüksek sesli protestoları ve kişisel, din karşıtı felsefelere sahip birkaç bilim insanının aynı derecede yüksek sesli açıklamaları nedeniyle, bazen bilim[1] ve din savaştaymış gibi görünebilir. Haber kaynakları, okul yönetim kurulu toplantıları, kongre oturumları ve bilim insanları ile dini liderlerin birbirlerine saldırdıkları Pazar vaazları hakkında çok sayıda haber sunmaktadır. Peki bu tür çatışmalar ne kadar temsili? Pek değil. Bu tür çatışmalara gösterilen ilgi, bilim ve dinin uyumlu ve hatta sinerjik bir şekilde bir arada var olduğu çok daha fazla sayıdaki durumu görmezden gelmektedir.

Aslında, pek çok farklı imandan ve bilimsel uzmanlık düzeyinden insan bilim ve din arasında hiçbir çelişki görmemektedir. Pek çok kişi basitçe iki kurumun insan deneyiminin farklı alanlarıyla ilgilendiğini kabul etmektedir. Bilim doğal dünyayı[2] araştırırken, din ruhani ve doğaüstü[3] olanla ilgilenir – dolayısıyla ikisi birbirini tamamlayıcı olabilir. Birçok dini kuruluş, dini iman ile evrime ilişkin bilimsel bakış açısı arasında herhangi bir çatışma olmaması gerektiğini beyan eden açıklamalar yayınlamıştır.[4]

Ayrıca, klişenin aksine, bilim insanı olmak için kesinlikle ateist olmak gerekmez. 2005 yılında en iyi araştırma üniversitelerindeki bilim adamlarıyla yapılan bir anket, %48’den fazlasının bir dine bağlı olduğunu ve %75’ten fazlasının dinlerin önemli gerçekleri aktardığına inandığını ortaya koymuştur.[5] Ulusal İnsan Genomu Araştırma Enstitüsü’nün eski direktörü Francis Collins ve astronom ve rahip George Coyne gibi bazı bilim insanları, dünyaya hem bilimsel bir mercekten hem de kişisel imanlarından bakmaktan duydukları memnuniyeti açıkça dile getirmişlerdir.

‘’Çağımızın en büyük trajedilerinden biri, bilim ve dinin savaş halinde olması gerektiği yönünde yaratılan bu izlenimdir.’’


Bu, bilim ve dinin hiçbir zaman çatışmayacağı anlamına gelmez. Her ne kadar ikisi de genellikle farklı alemlerle (doğal[6] ve ruhani) ilgileniyor olsa da, bu alemlerin kesişim noktalarındaki sorularla uğraşırken bu alemler arasındaki sınırların nerede yattığı konusunda anlaşmazlıklar ortaya çıkmaktadır.  Bazen de taraflardan biri iddialarında sınırı aşar. Örneğin, dini ilkeler doğal dünya hakkında güçlü iddialarda bulunduğunda (örneğin, İncil’in bazı gerçekçi yorumlarının gerektirdiği gibi dünyanın altı günde yaratıldığını iddia etmek), iman ve bilim kendilerini çatışma içinde bulabilir.

Her ne kadar bu tür çatışmalar yazılı, görsel ve işitsel basında manşetlere taşınsa da, perde arkasında ve spot ışıklarının dışında, dini ve bilimsel bakış açılarının hiçbir çatışma yaratmadığı pek çok durumun mevcut olduğunu unutmamak önemlidir. Binlerce bilim insanı, kişisel ruhani inançlarını korurken araştırmalarını yoğun bir şekilde yürütmektedir ve çok daha fazla sayıda sıradan insan, doğal dünyayı kanıta[7] dayalı, bilimsel bir mercekten ve doğaüstü dünyayı ruhani bir mercekten faydalı bir şekilde görmektedir. Bilimsel bir dünya görüşünü kabul etmek dini imandan vazgeçmeyi gerektirmez.


Çevirmen: Onur Kenan Aydoğdu

Kaynak: Science and religion: Reconcilable differences , https://undsci.berkeley.edu/science-and-religion-reconcilable-differences/ , Erişim Tarihi: 31.03.2023

Dipnotlar:

[1] Doğal dünya hakkındaki bilgimiz ve bu bilginin inşa edildiği süreç. Bilim süreci, fikirlerin doğal dünyadan toplanan kanıtlarla test edilmesine dayanır. Bilim bir bütün olarak kesin bir şekilde tanımlanamaz ancak bir dizi temel özellik ile genel olarak tanımlanabilir.

[2] Fiziksel evrenin tüm bileşenleri – atomlar, bitkiler, ekosistemler, insanlar, toplumlar, galaksiler, vb. ve bu şeyler üzerinde işleyen doğal güçler. Doğal dünyanın unsurları (doğaüstünün aksine) bilim tarafından araştırılabilir.

[3] Doğal dünyaya ait değildir. Doğaüstü varlıklar, güçler ve süreçler bilimin yöntemleriyle incelenemez.

[4] National Center for Science Education. Voices for evolution. Retrieved December 29, 2008.

[5] Ecklund, E.H., and C.P. Scheitle. 2007. Religion among academic scientists: Distinctions, disciplines, and demographics. Social Problems 54(2):289-307.

[6] Fiziksel evrenin. Doğal varlıklar, atomlar, bitkiler, ekosistemler, insanlar, toplumlar ve galaksiler gibi çevremizdeki fiziksel evrenin tüm bileşenlerini ve bu şeyler üzerinde işleyen fiziksel güçleri içerir.

[7] Bilimsel bir fikri desteklemeye ya da çürütmeye yardımcı olabilecek test sonuçları ve/veya gözlemler. Genel olarak, ham veriler ancak bilimsel bir fikrin doğruluğunu yansıtacak şekilde yorumlandıktan sonra kanıt olarak kabul edilir.